GENİTAL SİĞİL

Genital siğiller, genellikle cinsel yolla bulaşan ve insan papilloma virüsü (HPV) tarafından oluşturulan bulaşıcı bir hastalıktır. Genellikle cinsel organlarda ve anüs çevresinde et benzeri büyümeler veya kabarcıklar şeklinde kendini gösterir.

HPV'nin 300'den fazla türü vardır ancak bunların 40 tanesi özellikle genital bölgede enfeksiyon yapmayı tercih eder. Ve genital siğillerin % 80’i HPV Tip 6 ve HPV Tip 11 tarafından oluşturulur.

Genital siğillerin belirtileri genellikle cinsel organlarda veya anüs çevresinde et benine benzer büyümeler, kabarcıklar veya siğiller şeklinde ortaya çıkar. Bazen kaşıntı, kötü koku veya rahatsızlık hissi olabilir.

Genital siğiller, %80 oranında oral, anal ve vajinal seks gibi cinsel temas yollarıyla bulaşır. Nadiren cinsel olmayan temaslar ile de virüs bulaştığı bilinmektedir. Aynı jiletin ve ağdanın kullanılması, çok hızlı bir şekilde aynı yüzeye temas, jinekolojik muayeneler ve ellerden genital bölgeye bulaş olabildiği bilinmektedir. Virüs doğum sırasında anneden bebeğine de bulaşabilir (vertikal geçiş).

Genital siğillerin tedavisinde amaç siğillerin etkin bir şekilde tahrip edilmesidir. Bu tahribatı etkin bir şekilde yapabileceğimiz yöntemlerin başında lazer tedavisi gelmektedir.

Lazer tedavisi, genital siğillerin tedavisinde kullanılan en etkili yöntemdir ve birçok avantaja sahiptir:

Elektrik akımının radyofrekans dalgalarına dönüştürülmesi ile elde edilen radyo dalgaları belirli bir hedef dokuda alternatif akımın hızlı değişimlerini kullanarak termal enerji üretir. Bu termal enerji, dokunun hücrelerini ısıtır ve bu da proteinlerin denatürasyonuna (yani, yapısının değişmesi ve fonksiyonunun kaybedilmesi) ve hücre ölümüne yol açar. Dolayısı ile siğil tahrip olur. Lazere ulaşılamayan şehirlerde tercih edilebilir. Yanal doku hasarı riski, yara izi bırakma riski, işlem sonrası ağrı riski elektrokoterizasyona ve kriyoterapiye göre daha azdır.

Kriyoterapi ile Siğil Tedavisi: Kriyoterapi, hedef dokuyu dondurarak çalışan bir tıbbi tedavi yöntemidir. Genellikle sıvı azot gazı kullanılır. Bu tedavi, genellikle cilt lezyonları, siğiller, bazı cilt kanserleri ve diğer tıbbi durumları tedavi etmek için kullanılır.

Tedavi edilecek alan belirlenir, sıvı azot veya argon gazı, cilt üzerindeki bir sprey cihazı veya bir prob aracılığıyla uygulanır. Soğuk tedavi, dokunun hızlı bir şekilde donmasına ve hücrelerin ölmesine neden olur. Tedavi, genellikle hedef dokunun tamamen yok olana kadar tekrarlanabilir.

Dondurma işlemi, hücrelerin sıvı içeriğinin genişlemesine ve hücre zarının yırtılmasına neden olur. Bu, hücre ölümüne ve inflamasyon yanıtının uyarılmasına yol açar. Kriyoterapi, hedef dokudaki kan damarlarını da dondurur ve yok eder, bu da dokunun daha da ölümüne yol açar. Hücrelerin ölümü, bağışıklık sisteminin aktivasyonuna ve hasarlı dokunun temizlenmesine neden olur. Kriyoterapi işlem esnasında ağrılıdır, makattaki ve genital bölgedeki çok sayıda siğilin tedavi edilmesi için uygun değildir. Hedef dokudan çok daha geniş bir alan boşu boşuna tahrip edilmiş olur. Ciltte renk değişikliği, yara izi bırakma ve hissizlik ihtimali diğer yöntemlerden yüksektir. Ayrıca dokunun derinliklerine kadar etki edemediği için siğilin nüks etme ihtimali diğer yöntemlere göre fazladır. Kriyoterapi vücuttaki tekil ve büyük siğillerin tedavisinde uygun olabilir.

Elektrokoterizasyon, elektrik enerjisinin kullanıldığı bir siğil tedavi yöntemidir. Elektrokoter, cilt üzerindeki siğilleri yakarak ortadan kaldıran bir tekniktir. Tedavi, genellikle lokal anestezi altında gerçekleştirilir, çünkü işlem ağrılı olabilir. Elektrokoterizasyonun başarı oranı genellikle yüksektir, bu yüzden lazere ve radyofrekansa ulaşılamayan bölgelerde ilk tedavi seçeneği olarak düşünülebilir. Ancak, ektrokoterizasyonun bazı dezavantajları da bulunmaktadır. Elektrokoter ile yakılan siğiller, yanık izi bırakabilir veya cilt renginde değişikliklere neden olabilir. Ayrıca, tedavi süreci ve tedavi sonrası ağrılı olabilir. Elektrik akımının dokuya dağılarak yayılma özelliği nedeni ile siğilden daha geniş sağlıklı doku alanı tahrip olur. Ayrıca, tedavi sonrası yara bakımı ve hijyen önemlidir, çünkü tedavi bölgesi enfeksiyon kapabilir.

Siğiller küme yapmış geniş bir alana yayılmışsa, ya da Buschke Lowenstein tümörü şeklinde tümöral yapıya bürünmüşse cerrahi olarak çıkarılabilir. Lokal ya da genel anestezi ile tümöral bölge çıkarılır, sağlam doku birbirine dikilir, sağlam doku karşı karşıya gelmiyorsa flep çevrilerek alan kapatılır.

Genital siğil tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar vardır. Bunlar çoğunlukla immmün sistemi harekete geçirici ve bağışıklı sistemini tetikleyici ilaçlardır. İmiquimod, inosin pranobeks, 5 flourourasil bu ilaçların bazılarıdır. Bu ilaçların krem ya da hap şeklinde formları mevcuttur.

Bazı durumlarda, genital siğiller ağrıya, rahatsızlığa veya cinsel ilişki sırasında sorunlara neden olabilir. Ayrıca, HPV tip 16 ve HPV Tip 18 gibi bazı HPV türleri serviks kanseri riskini artırabilir.

Genital siğiller bulundukları yerden yan tarafa doğru yayılım gösterirler (horizontal yayılım olarak isimlendirilir) ve çoğunlukla hastaların yaptığı yanlış epilasyon davranışları buna sebep olur. Siğillerin kaşıyıp koparılması, kanatılması, jilet ile kesilmesi, ağda ile koparılması, tüy dökücü kremler ile siğillerin ve sağlam cildin tahriş edilmesi mevcut virüslerin etrafa dağılmasına ve siğillerin çoğalmasına neden olur. Bu nedenle eğer bir siğiliniz varsa bu siğili koparmayınız, genital bölgenizdeki kılları makas ya da sakal makinası gibi makinalar ile cildinizi tahriş etmeden alınız. Ve hızlıca siğil konusunda uzman olan bir hekime muayene olunuz. Unutmayınız ki 1 tane siğile yapacağınız yanlış davranışlar ile aylar içerisinde yüzlerce yeni siğil oluşabilir.

Genital siğiller genellikle bir sağlık profesyoneli tarafından yapılan bir muayene ile teşhis edilir. Bazen bir biyopsi ya da HPV DNA testi gerekebilir. HPV Testi ile hem HPV nin varlığı hem de HPV nin tipi belirlenir. HPV nin tipini belirlemek önemlidir çünkü yüksek riskli tipler ile karşı karşıya olduğumuzu bilmek tedavi ve takip stratejilerimizi belirlemek için önemlidir.

İnsan Papilloma Virüsü'nün (HPV) 300'den fazla tipi bulunmaktadır. Bu türler arasında, 40 tanesi özellikle genital bölgeyi etkileme eğilimindedir. Bu 40 türden sadece iki tanesi olan HPV Tip 6 ve HPV Tip 11, genital siğillerin %80'ini oluşturur. Ancak, bu bilginin hafifletici bir etkisi olmamalıdır. Yapılan testler, düşük riskli HPV türleri ile birlikte yüksek riskli HPV türlerinin bir arada bulunma ihtimalinin %12 olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla, genital siğillerin düşük riskli olabileceği yanılgısına düşmeyin ve periyodik olarak HPV testi yaptırmaktan çekinmeyin. Bilinçli ve proaktif bir yaklaşım, HPV'nin olası ciddi sonuçlarını önlemek için hayati önem taşır.

Genital siğiller, cinsel yolla bulaşan bir hastalıklardan bir tanesidir ve bu hastalıkların bulaşma yöntemleri genellikle benzerdir. Dahası, bir CYBH'nin varlığı, diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklarla birlikte olma potansiyelini artırır. Bunun yanında, insan papilloma virüsü (HPV) taşıyan bireylerde üreaplazma, mikoplazma, herpes ve trichomonas gibi diğer CYBH'lerin de var olabileceği gözlemlenmiştir. Bu durum, HPV'li bireylerin çok sayıda cinsel yolla bulaşan hastalığın tanısını aynı anda yapan STD 10 testi gibi testleri yaptırmasını gerektirir.

Genital siğillerin belirtileri hem kadınlarda hem de erkeklerde benzerdir, ancak belirtilerin görüldüğü yerler değişebilir. Erkeklerde siğiller penis, skrotum veya anüs çevresinde görülebilirken, kadınlarda vulva, serviks veya anüs çevresinde görülür.

Gebelik bağışıklık sistemini baskılayan bir dönem olduğu için genital siğiller bu dönemde çoğalabilir. Normalde olmayan yeni siğiller çıkabilir. Ayrıca gebelikte genital siğiller büyüme eğiliminde olabilir. Genitl siğiller doğmamış bebeğe zarar vermez, bulaşmaz. Bulaş olacaksa doğum esnasında olabilir ama bu risk çok yüksek değildir. Vajina içerisinde aktif siğil lezyonları varsa doğum şekli olarak sezeryan tercih edilebilir. Aktif siğilleri olmayan gebeler normal vajinal yolla doğumlarını gerçekleştirebilir. Genital siğiller gebelik döneminde uygun yöntem seçilerek tedavi edilebilir. HPV aşılaması gebelik döneminde tercih edilmez. Emzirme döneminde rahatlıkla HPV aşısı yapılabilir.

Genital siğiller aşılı olmayan ve prezervatif kullanmayan çiftler arasında pinpon etkisi ile çoğalır. Çünkü her ilişkide partnerler arasında virüs transferi olur ve yeniden enfeksiyon oluşur. Genital siğillerin yayılmasını önlemek için cinsel ilişki sırasında kondom kullanılması önemlidir. Bununla birlikte bir diğer dikkat edilmesi gereken konu da kadının ve erkeğin birlikte aşılanmasıdır. Her iki partnerin bağışıklığı HPV virüsünün çiftler arasında geçişini ve genital bölgedeki virüs yükünün azaltır.

Genital siğiller, belirli bir tedavi süreci sonrasında ortadan kalksa bile tekrarlama riski taşımaktadır. Bu tekrarlama olasılığı, kullanılan tedavi metoduna, hastaların risk içeren cinsel alışkanlıklarını devam ettirip ettirmediğine, sigara kullanımlarına ve HPV aşısı olup olmadıklarına göre değişebilir.

Bir çalışmada, ilk defa genital siğil tanısı konan hastalar üzerinde kriyoterapi yöntemi uygulanmıştır. Sigara kullanmaya devam eden, prezervatif kullanmayan ve HPV aşısı olmayan hastaların %48,5'inde, tedaviden üç ay sonra siğillerin tekrarladığı görülmüştür. Bu grup hastalar eğer risk içeren davranışlarına devam ederse, bir yıl içinde siğillerin 4-6 kez tekrarladığı belirtilmiştir.

HPV aşısı ve cinsel ilişkide prezervatif kullanma genital siğillerden korunmanın en iyi yollarıdır. 9-14 yaş arasına 0 ve 6. Aylarda yapılacak 2 doz; 15 yaşından itibaren 0-2-6. Aylarda yapılacak 3 doz HPV aşısı ile siğillerden korunmak mümkündür.

Genital siğillerin tedavisi kişiden kişiye değişir. Bazı insanlar tedaviye hızla yanıt verirken, diğerleri için süreç daha uzun olabilir. Burada önemli olan faktörler şunlardır;

Bu nedenle siğillerin nüks etmemesi ve HPV virüsünün vücuttan atılması için doğru ve etkili bir tedavinin yanı sıra hastanın yaşam şeklinde yapacağı değişiklikler çok önemlidir.

Silivri’de bulunan Siğil Tedavi Merkezimizde HPV ve Siğil konusunda uzman Dr. Öğretim Üyesi Eser Ağar kontrolünde genital siğillerinizden kurtulabilir uygulanacak yöntemler hakkında destek alabilirsiniz. Merkezimizde genital siğilleri tedavisinde en etkili yöntem olan fraksiyonel lazer mevcuttur. Merkezimizde lazer ile siğil tedavisi ve HPV Aşısı olabilir, periyodik kontrollerinizi olabilirsiniz. Periyodik kontrollerinizi sizler unutsanız dahi biz takibinizi yapmakta ve telefon ile hatırlatmalar yapmaktayız.

Genital siğil tedavisi hem erkek hem kadın partnerin birlikte tedavi edilmesini gerektirmektedir. Merkezimizde hem erkek hem de kadın hastaların genital siğil tedavileri yapılmaktadır.

Genital siğil tedavisi fiyatları siğillerin yaygınlığına, boyutlarına ve uygulanacak olan anesteziye göre değişiklik gösterir. Tedavi ücretlerimiz gizli değildir. 0505 260 72 38 ve 0 850 490 14 78 numaralı telefonlardan bizlere ulaşabilir, siğil konusunda uzman çalışanlarımızdan tedavi süreci ve fiyatlar hakkında bilgi alabilirsiniz.