GEBELİKTE SİĞİL

Hamilelik, bir kadının yaşamındaki en özel ve hassas dönemlerden biridir. Bu dönemde yaşanan sağlık sorunlarından biri de ciltte görülen siğillerdir. Bu yazımızda, gebelikte siğiller hakkında bilinmesi gereken bilgileri sunacağız.

Siğiller, genellikle HPV (Human Papilloma Virus) adı verilen bir virüsün neden olduğu iyi huylu cilt büyümeleridir. Siğiller özellikle düşük riskli HPV türleri (tip 6 ve 11 gibi) tarafından oluşturulur. Ancak, yaklaşık olarak %10 oranında, bu düşük riskli HPV türleri ile birlikte yüksek riskli HPV türlerinin (tip 16 ve 18 gibi) bir arada bulunabileceğini belirtmek önemlidir. Bu yüksek riskli HPV türleri rahim ağzı kanseri gibi durumlara yol açabilirler. Bu sebeple, hamilelik sırasında siğillerin görülmesi, hem düşük hem de yüksek riskli HPV enfeksiyonunun bir göstergesi olabilir.

Hamilelik sırasında, anne vücudu gelişmekte olan bebeği korumak için bağışıklık sistemini baskılar. Bu durum, Human Papilloma Virus (HPV) gibi latent virüslerin aktive olmasına ve dolayısıyla siğillerin daha sık görülmesine neden olabilir. Siğillerin önemi, sadece estetik endişelerle sınırlı değildir.

Gebelikte siğiller, bebeğe bulaşma riski taşırlar. Bu, doğum sırasında bebeğin enfekte olmasına ve özellikle laringeal papillomatosis gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu risk, gebelik süresince uygun önlemler almayı gerektirir.

Ayrıca, siğillerin varlığı, özellikle yüksek riskli HPV türlerinin varlığı rahim ağzı kanseri riskini artırabilir. Bu nedenle, hamilelikte görülen siğillerin takibi, rahim ağzı kanseri riskinin yönetilmesi açısından kritik öneme sahiptir.

Bu veriler ışığında, gebelikte siğillerin öneminin hem anne hem de bebeğin sağlığı için büyük olduğunu söyleyebiliriz. Siğillerin etkin bir şekilde yönetilmesi, gebelik süresince ve sonrasında hem annenin hem de bebeğin sağlığını korumak adına önemlidir.

Gebelikte siğillerin tedavisi, genellikle siğillerin yerine, büyüklüğüne ve sayısına, ayrıca hastanın genel sağlık durumuna ve hamileliğin ilerleyişine bağlıdır. İşte en sık uygulanan tedavi yöntemleri:

Genital siğillerin varlığı, doğum yöntemi seçiminde önemli bir rol oynar. Gebelik sırasında rahim ağzında ve vajinada yerleşen siğiller, vajinal doğumu engelleyebilir veya doğum sırasında ciddi kanamalara neden olabilir. Ayrıca, siğiller aracılığıyla bebeğe HPV virüsünün geçme riski vardır.

HPV enfeksiyonu varsa ama siğil yoksa sezaryenin bebeğe virüs geçişini azalttığına dair kesin bir kanıt yoktur. Genital siğil olan kadınlarda, sezaryen olmalarına rağmen bebeklerinde de HPV'ye bağlı rahatsızlıklar gözlemlenebilmektedir.

HPV pozitif olan ve aynı zamanda genital siğili olan gebelerde, sezaryenin laringeal papillomatosis riskini azaltabileceği düşünülse de, bu konuda genel bir konsensüs yoktur. Tüm genital siğili olan veya HPV pozitif olan gebelere rutin olarak sezaryen önerilmesi için yeterli sayıda bilimsel çalışma ve kanıt henüz bulunmamaktadır.

Bununla birlikte, birçok doktor, vajinal doğum sonrası potansiyel HPV geçişini azaltmak, epizyotomi ve doğum yırtıklarının üzerine siğil bulaşmasını önlemek, ve annenin endişelerini gidermek için sezaryen doğumu tercih etmektedir.

Sonuç olarak, genital siğil varlığında doğum yöntemi seçimi, bir dizi faktörü göz önünde bulundurmalı ve hastanın genel sağlık durumuna, siğillerin durumuna ve yerleşim yerine ve elbette gebelik sürecine bağlıdır. Bu karar, doktorunuz ile birlikte alınmalı ve her zaman annenin ve bebeğin lehine olmalıdır.

Silivri’de bulunan siğil tedavi merkezimizde kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Dr. Eser Ağar tarafından HPV Testi, Smear ve fraksiyonel lazer ile siğil tedavisi yapılmaktadır. Gebelikte siğil tedavisi hakkında ayrıntılı bilgi almak için 0505 260 72 38 ve 0 850 490 14 78 numaralı telefonlardan bizlere ulaşabilirsiniz. Fiyat bilgisi almak isteyen hastalarımız da aynı şekilde bizlere ulaşabilirler.